Bakan Yardımcısı Kıran, video konferans ile Türkiye İslam İşbirliği Gençlik Forumu’nda konuştu. İslam İşbirliği Gençlik Forumu Özel Oturumunda (ICYF) olmaktan mutluluk duyduğunu belirten Kıran, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun hafta sonu Lübnan’ı ziyaret ettiğini anımsattı. Kıran, “Lübnan’a daha fazla yardım gönderileceğini ifade ettiler. Hastanelerimiz ve ambulans uçaklarımız Lübnan halkının hizmetinde olacak. Ayrıca Mersin ve İskenderun Limanları, bu ülke için hizmet vermeye hazırdır. Lübnan’daki kardeşlerimize gerekli tüm desteği vermeye devam edeceğiz” dedi.
‘BATI BAŞKENTLERİNDE ÇÖZÜM ARIYOR’
Kıran, birçok İslam ülkesinin kalkınmada büyük adımlar atarken, İslam coğrafyasının diğer birçok yerinde siyasi istikrarsızlık, yoksulluk, zulüm, şiddet ve savaşların hala devam ettiğini belirterek, “Aynı zamanda, ümmetin, gücümüzü zayıflatan, ekonomik ve sosyal kalkınma için işbirliğini engelleyen ve sorunlarına ortak çözümler üretmesini engelleyen yapay bölünmelerine de tanık oluyoruz. Bu eksikliği Kudüs, Filistin, Suriye, Libya, İslam karşıtlığı, Müslüman azınlıklar ve topluluklar dâhil birçok ortak sorunumuzda görüyoruz. Müslüman kardeşlerimizden yardım almak yerine, Batı başkentlerinde çözüm arıyoruz. Daha da kötüsü, Suriye ve Libya’da gördüğümüz gibi, içimizden bazıları kardeşlerimize karşı başkalarıyla ittifaklar kuruyor. Örneğin, Suriye ve Libya’daki çatışma, terörle mücadele ile PKK, DEAŞ ve FETÖ gibi terör örgütlerine karşı mücadelemizde veya son zamanlarda Ayasofya’nın yeniden cami olarak ibadete açılması hususunda bile, bazı Müslüman ülkeler, bu konuda attığımız adımları eleştiren ülkelerden yana tavır aldı. Bütün bunlar, Müslüman dünyasına adalet, barış ve istikrar getirme konusundaki muazzam gücümüzü kullanmamıza mani olmaktadır” diye konuştu.
‘İZİN VERMEYECEĞİZ’
class=’cf’>
“Filistin’deki kardeşlerimizin toprakları halen İsrail işgali altında. Filistinliler zulüm altında veya mülteci olarak sürgünde yaşamaya zorlanıyorlar” diyen Kıran, şunları kaydetti:
“Filistinlilerin zulmüne karşı sesini yükseltmeyenler, zalimleri cesaretlendiriyor. İsrail hükümeti, işgalini genişletmeye ve Batı Şeria’nın yasadışı ilhakı planlarını uygulamaya devam ediyor. Bu, iki devletli çözümün sonu anlamına gelecektir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın da vurguladığı gibi, biz Türkiye olarak bu planın hayata geçirilmesine izin vermeyeceğiz. Filistin topraklarının kimseye bağışlanmasına ya da satılmasına müsaade etmeyeceğiz. Dinimiz İslam’ın üçüncü kutsal mekânı ve ilk kıblemiz olan Kudüs-ü Şerif dünyadaki tüm Müslümanlar için kırmızı çizgidir ve öyle olmaya devam edecektir. Mevcut tüm diplomatik, hukuki ve siyasi araçları kullanarak Filistin davasını savunmaya devam edeceğiz.”
class=’cf’>
‘TÜRKİYE’DEN İSLAM DÜNYASINA VERİLMİŞ BİR ÖZGÜVEN MESAJIDIR’
Yunanistan’ın başkentin Atina’da Müslümanlar için tek bir cami olmadığını, Yunanistan’ın seçilmiş bir müftüyü cenaze namazı kıldırdığı için tutuklayıp yargıladığını kaydeden Kıran, şöyle konuştu:
“Sizce böyle bir tepkiye ne neden olmuş olabilir? Pek çok cana mal olan doğal bir afet mi yoksa ciddi bir kaza mı? Hayır, bunlardan hiçbiri değil. Ayasofya’yı cami olarak yeniden açtığımız için Yunanistan bunu yaptı. Böyle bir komplekse ve ikiyüzlülüğe rastlamak pek mümkün değil. Yunanistan’ın tepkisinin bir istisna olduğunu söylemekten memnuniyet duyuyorum. Dünyanın dört bir yanındaki Müslümanlar, Ayasofya’nın cami olarak açılmasını takdirle karşıladı. Sayısız sevinç dolu teşekkür mesajı aldık. 24 Temmuz’da 350 bin müminle birlikte Cumhurbaşkanımızla tarihi Cuma namazı için ICYF Başkanımızla birlikte oradaydım. O gün dünyanın birçok yerinde Müslümanlar tarafından kutlandı. Geçen hafta Türkiye’deki yabancı Büyükelçiler için bir tur düzenledik. Ayasofya’nın eşsiz atmosferinde heyecanımıza onlar da ortak oldular. Ayasofya’nın cami olarak yeniden açılması, yeni bir ibadet yeri olmanın ötesinde, Türkiye’den İslam dünyasına verilmiş bir özgüven mesajıdır. Müslümanlar olarak bu mesajı daha da ileriye taşıyacağımızı umuyoruz. Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan açılışta yaptığı konuşmada Ayasofya’nın yeniden cami olarak açılmasının, Mescid-i Aksa’nın özgürlüğe kavuşmasının habercisi olduğunun altını çizdi.”