İstanbul Barosu avukatlarından Çağrı Ç., avukat olan A.Ş., isimli genç kadınınla birlikteydi. İddiaya göre avukat kadın bu birliktelikten hamile kaldı. Hamileliği öğrenen avukat Ç. ise kendisinin kısır olduğunu, üreme kanallarını dondurduğunu ve bebeği olamayacağını öne sürerek bebeğini reddeti. Yine iddiaya göre avukat Ç., ‘Eğer bebeğin adını Çağrı koyarsan bebeği kabul ederim’ dedi. Genç kadın avukatların bulunduğu bir sosyal medya platformunda A.Ş.’nin yaşadığı olayı müvekkili yaşamış gibi paylaşıp, bir de alay konusu etti.
ANNELİK DUYGUSU AĞIR BASTI
Sabah gazetesinden Dilek Yaman’ın haberine göre; Avukat A.Ş.’ye başka bir ilişkisi olduğunu ve kendisini rahatsız etmemesini söyleyince yaşadıkları karşısında çocuğu aldırmaya düşünen anne adayı, vicdan azabı ve annelik duygusu nedeniyle bu düşünceden vazgeçti ve bir erkek bebek dünyaya getirdi.
Doğumdan haberdar olan avukat Çağrı Ç., kendi rızası dışında meydana gelen çocuğu asla kabul etmeyeceğini belirtti. Yaşadıkları zorluklar nedeniyle sütten kesilen anne A.Ş., hem fiziksel hem de manevi olarak sıkıntılar yaşamaya devam etti.
DNA TESTİ YAPILSIN
İstanbul Aile Mahkemesi’ne başvuran A.Ş., bebeğin babası olduğunu DNA testiyle Çağrı Ç.’ye ait olduğunu ve oğlunun baba nüfusuna kayıt ettirilmesini talep ederek dava açtı. Genç anne maddi ve manevi olarak Ç.’nin kendisine 400 bin liralık tazminat ödemesini talep etti.